SON EKLENENLER

Kamu emekçilerinden TİS teklife tepki: “Bu teklif sefalet dayatmasıdır, mücadeleye çağırıyoruz”

İktidarın toplu iş sözleşmesi zam teklifine karşı birçok kentte açıklama yapan kamu emekçileri, “Bu teklif sefalet dayatmasıdır, mücadeleye çağırıyoruz” dedi.
14 Ağustos 2025 12:35

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve bağlı sendikalar, yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde hükümetin memurlara 2026'nın ilk yarısı için yüzde 10, ikinci yarısı için yüzde 6, 2027 ilk yarısı için yüzde 4, ikinci yarısı için yüzde 4 zam teklifini birçok kentte protesto etti. 

KESK Adana Şubeler Platformu, kamu işveren heyetinin açıkladığı 2026-2027 yıllarını kapsayan toplu sözleşme teklifine tepki gösterdi. İnönü Parkı’nda bir araya gelen kamu emekçileri, “Sefalete teslim olmayacağız” diyerek mücadele vurgusu yaptı.  

Evrensel’e saldırıya tepki: Özgür basın susturulamaz

Açıklamayı platform dönem sözcüsü Eser Demirçin yaptı. KESK Adana Şubeler Platformu, açıklamada Evrensel Gazetesi’nin İzmir bürosuna yapılan silahlı saldırıyı da gündeme getirdi. Kamu emekçileri ellerinde Evrensel gazeteleri ile “Özgür basın susturulamaz” sloganı atarak tepki gösterdi. Demirçin, “Bu saldırının failleri ve azmettiricileri derhal ortaya çıkarılmalı, sorumlular cezalandırılmalıdır” dedi.

“Artış değil yoksulluk dayatması”

Demirçin, açıkladığı zam oranlarının kamu emekçileri ve emekliler açısından kabul edilemez olduğunu söyledi. Teklife göre 2026 yılı ilk altı ay için yüzde 10, ikinci altı ay için yüzde 6, 2027 yılı her iki dönem için yüzde 4 artış öngörülüyor. Demirçin, “Hükümet 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleriyle birlikte 25 milyonluk bir kitleye yoksulluk ve güvencesizlik dayatmıştır” dedi.

Talepler yıllardır karşılanmıyor

Açıklamada, 2012’den bu yana 7 toplu sözleşme döneminde kamu emekçilerinin temel taleplerinde kayda değer bir adım atılmadığı vurgulandı. Demirçin, “Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması, gelir vergisi adaletsizliğinin giderilmesi, ek gösterge eşitsizliğinin çözülmesi, mülakatın kaldırılması, kira, kreş, giyim, ulaşım ve yemek yardımlarında iyileştirme yapılması gibi konular yıllardır sürüncemede bırakılıyor” diye konuştu.

“Gerçek toplu pazarlık hakkı için ses çıkarın”

KESK Adana Şubeler Platformu, kamu emekçilerini ve emeklileri şu talepler etrafında birleşmeye çağırdı, İnsanca yaşamaya yetecek ücret. Güvenceli istihdam. İlave seyyanen ödeneklerin taban aylıklara yansıtılması. Gelir vergisi ve ek gösterge adaletinin sağlanması. Mülakatın kaldırılması” Demirçin, “Gerçek bir toplu pazarlık hakkı için birlikte mücadele edelim, yeni bir satış sözleşmesine izin vermeyelim” diyerek konuşmasını tamamladı.

İzmir: Bu teklife karşı mücadele edeceğiz

Kamu İşveren Heyeti 2026-2027 yıllarını kapsayan, Kamu Görevlilerinin Geneline İlişkin teklifini bugün açıkladı. Açıklamanın ardından KESK İzmir Şubeler Platformu Konak YKM önünde basın açıklaması düzenledi.

“Kamu İşveren Heyeti başkanı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından açıklanan teklife göre kamu emekçilerinin ve kamu emekçisi emeklilerinin maaşlarında: 2026 İlk altı ay yüzde 10, ikinci altı ay yüzde 6, 2027 ilk altı ay yüzde 4, İkinci altı ay yüzde 4 teklif edilmiştir. İktidar 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleri ile 25 milyonluk devasa bir kitleye bir artış değil sefalet, yoksulluk, güvencesizlik teklif etmiştir” denilen açıklamada, “Belli ki bir kez daha ölümü gösterip sıtmaya razı etmek istiyorlar. Ve belli ki geride bıraktığımız 7 dönemde olduğu gibi iktidarın senaryosunu yazdığı oyunda başrolde oynayan konfederasyon önce itiraz edecek ama en ufak bir eylemde bulunmayacak, grev hakkını kullanmayacak, bir ihtimal taban tepkisini bloke etmek için geçen dönemde olduğu gibi noter vazifesi gören hakem heyetine gidecek ve hakem heyeti eliyle iktidarın teklifi büyük oranda kabul edilecek. Böylece hem iktidar hem yandaş konfederasyon tepkileri minimalize ederek iki yıl daha kamu emekçileri ve emeklilerini açlık ve sefalete mahkûm edecekler” ifadeleri yer aldı.

“Maaşlarımızı iktidar eliyle TÜİK belirledi”

Bir kez daha maaşların iktidar eliyle veri hazırlayan TÜİK’in belirlemiş olduğu belirtilen açıklamada, “Sürecin hemen başlarında malum konfederasyon büyük bir iddiayla yıllık bazda yüzde 110 artış istediğini ve taleplerini kabul ettireceklerini açıkladı. İktidarın teklifi ise 2024 yılının birinci altı ayı için yüzde 14, ikinci altı ayı için yüzde 9, 2025 yılının birinci altı ayı için yüzde 6, ikinci altı ayı için yüzde 5 oldu. Aradaki uçurumu gören konfederasyon yapısı bilinen ve geçmiş kararları da ortada iken, sonucun değişmeyeceğini bile bile tepki savuşturmak için Hakem Kuruluna gitti. Nitekim Hakem Kurulu 2024 yılı birinci altı ayı için yüzde 15, ikinci altı ayı için yüzde 10, 2025 yılı birinci altı ayı için yüzde 6, ikinci altı ayı için yüzde 5’lik artış kararıyla süreci sonlandırdı. Malum konfederasyon bırakalım grevi kitlesel bir eylem bile yapmadı! Ardından 3 Ocak 2025 tarihinde açıklanan TÜİK verilerine göre altı aylık enflasyon yüzde 15,75, yıllık enflasyon ise yüzde 44,38 oldu. TÜİK’in açıkladığı bu sahte enflasyon verileri sonrasında ocak ayı maaşlarımızda toplam artış sadece yüzde 11,54 oldu.  TÜİK’in 3 Temmuz 2025 tarihinde açıkladığı verileri sonrasında ise kamu emekçileri ve emeklileri olarak maaşlarımız Temmuz’dan itibaren sadece yüzde 15,57 arttı” ifadeleri kullanıldı.

“Enflasyona göre maaş zammı sıfır zamdır”

Enflasyona göre maaş zammının sıfır zam olduğu vurgulanan açıklamada, sahte rakamlardan ibaret TÜİK verilerine göre maaş zammı ise reel gelirin erimesi, yoksulluğun artması demek olduğu belirtildi. Açıklamada “Sadece artışlar boyutuyla değil mevcut TİS düzeni ile diğer mali, sosyal ve özlük haklarında da kayda değer bir değişim olmamaktadır. 2012 yılından bugüne; 7 dönem boyunca kamu emekçilerinin genelinin temel talepleri olan Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması, gelir vergisi adaletsizliğinin giderilmesi, ek gösterge adaletsizliğinin giderilmesi, 3600 ek göstergenin 1. Derecedeki tüm kamu emekçilerine verilmesi, mesai ücretlerinin, harcırahların artırılması, angarya çalışmaya son verilmesi, kamuda işe almada ve görevde yükselmede mülakatın kaldırılması, kira, kreş, giyim, ulaşım, yemek yardımları başlıklarında hemen hemen hiçbir adım atılmadı. Dolayısıyla iktidarın bugün yaptığı teklifin sürecin sonunda en fazla bir iki puanlık artışla aynen kabul edileceği bizim açımızdan nettir” denildi.

Bu teklifle uzlaşma değil ancak mücadele edileceği belirtilen açıklamada, “Biz KESK olarak her zaman olduğu gibi bugün de kamu emekçilerinin, emeklilerin ortak hak ve çıkarlarını savunmak için üzerimize düşen görev ve sorumluluğun gereğini yerine getirmeye hazırız. Bunun için yetkinin asıl sahipleri olan sendikalı, sendikasız tüm kamu emekçilerini; İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret, Güvenceli İstihdam- Güvenli Gelecek, Demokratik- Adil Bir Çalışma Yaşamı, Halktan Yana Bir Kamu Hizmeti ve tüm taleplerin hayat bulması için Gerçek Bir Toplu Pazarlık Hakkı için birlikte mücadele etmeye, yeni bir satış sözleşmesine izin vermemek için seslerini yükseltmeye çağırıyoruz” ifadeleri kullanıldı. Kamu emekçilerinin, emekçilerin ortak çıkarlarını savunmak için yıllardır en temel sorunlarının ortadan kaldırılması gerektiği vurgulanan açıklamada son olarak talepler sıralandı.

  • İnsanca yaşamaya yetecek ücret,
  • Güvenceli istihdam,
  • İlave seyyanen ödenek tutarının çalışanların taban aylığına, mevcut emeklilerin aylıklarına yansıtılması,
  • Gelir vergisi adaletsizliğinin, ek gösterge adaletsizliğinin giderilmesi,
  • Mülakatın kaldırılması

Samsun: Bu teklifle uzlaşma değil ancak mücadele edilir

KESK Samsun Şubeler Platformu, 8. dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde hükümetin açıkladığı zam teklifine tepki gösterdi. Mecidiye Çarşısı girişindeki Gazi Müzesi önünde yapılan basın açıklamasına KESK üyelerinin yanı sıra emek ve demokrasi güçleri de katıldı. Açıklama boyunca “Hükümet zammını al başına çal”, “Sefalete teslim olmayacağız”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.

Açıklamayı Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz okudu. Yavuz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından açıklanan teklifte kamu emekçileri ve emekliler için 2026’nın ilk altı ayında yüzde 10, ikinci altı ayında yüzde 6, 2027’nin ilk altı ayında yüzde 4, ikinci altı ayında ise yüzde 4 zam öngörüldüğünü aktardı. Bu teklifin milyonlarca kamu emekçisi ve emekliyi “sefalet ve yoksulluğa mahkûm ettiğini” belirten Yavuz, iktidarın önceki toplu sözleşme süreçlerinde de benzer yöntemler izlediğini söyledi.

KESK olarak geçmiş dönemlerdeki TİS süreçlerine dair örnekler veren Yavuz, “Enflasyona göre maaş zammı sıfır zam demektir. TÜİK’in sahte rakamlarına göre yapılan zamlar reel gelirimizin erimesi, yoksulluğumuzun artmasıdır” dedi. Yavuz, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması, gelir vergisi ve ek gösterge adaletsizliklerinin giderilmesi, mülakatın kaldırılması gibi taleplerin yıllardır karşılanmadığını vurguladı.

Hükümetin teklifinin sürecin sonunda en fazla bir iki puan artırılarak kabul edileceğini öngördüklerini söyleyen Yavuz, “Bu teklifle uzlaşma değil ancak mücadele edilir” ifadelerini kullandı. Masada bulunan konfederasyon ve sendikalara çağrıda bulunan Yavuz, insanca yaşamaya yetecek ücret, güvenceli istihdam, seyyanen zamların taban aylığa yansıtılması ve demokratik çalışma yaşamı taleplerinden vazgeçilmemesini istedi.

Yavuz, tüm kamu emekçilerini yeni bir “satış sözleşmesine” izin vermemek için ortak mücadeleye çağırdı.

Bursa: Enflasyona göre maaş zammı 'sıfır' zam demek

Hükümetin kamu emekçilerine sunduğu düşük zam teklifi Bursa’dan protesto edildi. KESK Bursa Şubeler Platformu düşük zam dayatmasını Fomara Meydanı'nda protesto etti. Yapılan açıklamayı Yapı Yol Sen Bursa Şube Bakanı Okan Okumuş okudu.

İktidar 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleri ile 25 milyonluk devasa bir kitleye bir artış değil sefalet, yoksulluk, güvencesizlik teklif etmiştir diyen Okumuş, “Belli ki bir kez daha ölümü gösterip sıtmaya razı etmek istiyorlar. Bu masadan bizler lehinde bir şey çıkmayacağını öngörmek için kâhin olmaya gerek yok. Sadece son iki dönemde yaşananlar dahi nasıl bir sonla karşılaşacağımızı görmek için yeterlidir. Bakmayın siz yandaşın 2026 yılı için yüzde 88, 2027 yılı için yüzde 46 zam istediğine, sonuçta hangi teklifin altına imza atacaklar ya da hakem eliyle hangi artışa razı olacaklar ona bakın” dedi.

Enflasyona göre maaş zammı “sıfır” zam demek olduğunu vurgulayan Okumuş, “Sahte rakamlardan ibaret TÜİK verilerine göre maaş zammı ise reel gelirimizin erimesi, yoksulluğumuzun artması demektir. Sadece artışlar boyutuyla değil mevcut TİS düzeni ile diğer mali, sosyal ve özlük haklarında da kayda değer bir değişim olmamaktadır. Kamu İşvereni heyeti bu teklifiyle kamu emekçileri ile ve mevcut aylıkları yoksulluk sınırının dörtte birine denk gelen emeklilerle dalga geçmeye devam edeceğini ilan etmiştir. Dolayısıyla hiç kimsenin bu teklife bir değer yükleme çabasına girmeye, “maaş artışlarının üzerine bir, iki puan ilave edilirse çözülür” yaklaşımı sergilemeye, kamu emekçilerinden gizli kapalı kapılar ardında pazarlıklar yürütmeye, kamu emekçilerinin temel hiçbir sorununu çözmeyen teklifleri kabul etmeye hakkı yoktur.

Masadaki konfederasyon ve sendikalar, eğer kamu emekçilerinin, emeklilerin ortak hak ve çıkarlarını savunmak istiyorsanız yapacağınız şey bellidir diyen Okumuş, “İnsanca yaşamaya yetecek ücret, güvenceli istihdam, ilave seyyanen ödenek tutarının çalışanların taban aylığına, mevcut emeklilerin aylıklarına yansıtılması, gelir vergisi adaletsizliğinin, ek gösterge adaletsizliğinin giderilmesi, mülakatın kaldırılmasıdır. Başlıklarını görmeyen, milyonlarca kamu emekçisi ve emeklisi ile dalga geçen tekliflerin altına imza koymayın. Aksi takdirde hepimiz kaybetmeye devam edeceğiz. Sizler ise tarihe büyük büyük laflar edip bu kayıpların altına imza koyanlar olarak geçeceksiniz” dedi.

Memur-Sen Bursa: Yetersiz teklife hayır

Memur-Sen Bursa’da, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde kamu işvereninin sunduğu teklife tepki göstererek eylem yaptı. Fomara Meydanı’nda yapılan açıklamada konuşan Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Ramazan Acar, yapılan zam önerisinin gerçekçi olmadığını belirtti.

Görüyoruz ki işveren, tutmayan enflasyon hedeflerini baz alarak kamu görevlisine bu teklifi layık görmüştür diyen Acar, “İşverenin teklifinde; refah payı ve taban aylığa zam yoktur. Gelirde adaleti sağlayacak oran yoktur. Emekli ve emekçiyi gözeten bakış yoktur. Kamu işvereninin bu teklifi; memur ve memur emeklisinin yaşadığı zorlukların görmezden gelindiğini gösteriyor. Teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur.” dedi.

“Memurların ve emeklilerin kaybedecek bir 2 yılı daha yoktur”

Geçmiş kayıplarımız, yüksek enflasyon, market/pazar fiyatları, gelecek kaygılarımız, işverenin teklifine yansımamıştır diyen Acar, “Görüyoruz ki, kamu İşvereni 7. Dönem Toplu Sözleşmedeki hatasını tekrar ediyor. Altını çizerek ifade ediyoruz ki, memurların ve emeklilerin kaybedecek bir 2 yılı daha yoktur. Toplu sözleşme masasının 1 haftadan az süresi vardır. Bunun için İşveren heyeti zaman kaybetmeden; çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun, adil teklifi masaya sunmalıdır. Aksi taktirde, Memur-Sen Başkanlar Kurulumuzun almış olduğu kararlar neticesinde, “Memur-Emekli Nöbette Eylem Çadırı” kurulması, iş bırakma, yürüyüş ve Ankara mitingi eylemlerimizle tepkimiz devam edecektir. Gelirde adalet, ücrette denge istiyoruz. Yetersiz teklife hayır diyoruz” dedi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

EVRENSEL

ÇALIŞMA HAYATINDAN SAYFASINI
YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
SON EKLENEN HABERLER